Bebekle Tatil

Leyleği havada görenler ve görmeyip ayda yılda bir "tatil yapsak mı" diyenler,

Buyrunuz efendim kendi havasında kendi leyleğini besleyen bir aileden seyahat önerileri...

Bizim ufaklık iki yaşına yaklaştı ve artık sanırım bebekle değil, çocukla seyahat etmeye başladık. Ve dediğim gibi leyleği havada görme durumu bizde kronikleştiği için bebekle ne tür tatil, ne tür ulaşımla nasıl geçer epey deneyimledik. Merak edenlere, fikre ihtiyacı olanlara hayrımız dokunsun 😁

İlk önce nereye gideceğinize karar verin: Otel mi, akraba yanı mı, kamp mı, boş ev kiralama mı?

Otel:

Bebeğiniz 6-12 ay arasındaysa ve yiyecekleri konusunda titizseniz kocaman bir yiyecek çantası yapmanız gerekebilir. Otellerde genellikle organik ürün bulunmaz, hazır mama olarak da en ucuzunu servis ederler. Çorbaları bebek için tuzlu ve yoğurtları da çok tercih edilesi değil. Bu yüzden evde hazırladığınız konserveler veya kendi tercih ettiğiniz marka mamalarla dolacak bir çantanız olacak. 
Bu arada bu tip bir tatile yaz sezonu ortasında, çok sıcak ve çok kalabalık dönemde gitmemenizi öneririm. Çünkü sıcak ve kalabalık bulaşıcı hastalıkların en sevdikleri ortam. Birkaç hafta önce (Temmuz 2017) Side'de el-ayak-ağız hastalığı kaptık, ordan biliyorum.
Bunlar dışında, havuza sokup sokmamak sizin tercihiniz, ben çok soktum. Ama kimseye sok bir şey olmaz demem. Yalnız termal oteller genellikle belli yaştan küçüklerin girmesine izin vermiyor. Suda bulunan maddeler sebebiyle ateş veya ishal görülebiliyormuş. 
Bebekle otel tatilinin en gıcık tarafıysa, uykularının yapmak istediğiniz her şeyle ters saatleri tercih etmesi. Sürekli bir şeylerin saatini kaçırmamak için koşturma halinde olabilirsiniz. Hele ki akşam animasyon, gece kulübü kısımlarını çocuksuz hayatınızdaki gibi hayal ediyorsanız çok beklersiniz. Akşam yürüyüşünüz sırasında bebek arabasında uyursa ne ala... 

Akraba yanı, Ev kiralama:

Birinin yanında da olsanız, yalnız ev de kiralasanız sonuçta ev ortamı bir çoğundan daha kolaydır. Ama yalnız kiralayacağınız evde normalde kendi evinizdeki gibi her şeyle kendi başınıza uğraşırsınız. Oysa akraba vs yanında birileri bebeğinizde oynarken siz daha özgür olursunuz. Yiyecek olarak evinizdeki gibi alışveriş yapar, sadece her yerde bulamadıklarınızı yanınızda taşırsınız. En kolay tatil şekli her haliyle belli olduğu üzere budur. Ama eşiniz ve bebeğinizle baş başa değildir, o ayrı...

Kamp:

Bebeğiniz bebek arabasında falan durmuyor ve emekliyor, yerde yuvarlanıyorsa kamp için en zor dönemdesiniz demektir. Yürümeye yeni başlaması da zor ama artık tamamen yürüyorsa bir tık rahatlarsınız. En güzeli 6 aydan küçük bebek.. Beslenme sıkıntısı yok(emdiğini varsayıyorum), sağa sola kaçma şansı yok... Miss gibi kamp yapılır. Kampla ilgili diğer görüşlerimi şu yazıda belirtmiştim.  Hiç bir yere yetişme stresi olmadan, temiz havada, cırcır böceği ve dalga sesleriyle yan gel yat bir tatil için çok iyi organize olmak gerekir. 
Bazı kiralık boş evler o kadar boştur ve medeniyetten uzaktır ki kamptan hiçbir farkı olmaz. Mesela kışın Spil Dağı'ndaki orman köşklerinde kaldık. Temiz yatak ve banyoyu saymazsak kamp kadar hazırlıklı gitmemiz gereken bir yerdi. Hem dağın başı, etrafta ekmek dahi alacak yer yok, hem -20derece soğuk... ne kadar 2+1 ev de olsa bildiğiniz çetindi şartlar 😁

Peki en çok hangisini seviyorum??? Bende hepsinin yeri ayrı ve her yaz haftasonu kaçamağı kadar da olsa hepsini yapmaya çalışıyoruz. 

Gelelim ulaşıma, ki benim en sevmediğim kısım bu... 

Uçakla ilk seyahat ettiğimizde kızım 3 aylıktı, sonrakilerde 7 ve 10 ay civarındaydı. İlkinde eşim yanımda olduğu için sorun olmadı ama size önerim şu an planladığınızdan yarım saat daha önce gidin havaalanına. Hayatımda ilk defa ismim anons edildi alt değiştirme sırasında. 🙈 7 Aylıkken yalnızdım ve gerçekten hiiiiiiiç önermiyorum. Birileri "biz seni havaalanından alırız dert etme" derse sakın dinlemeyin. Asıl işkenceler havaalanının içinde... Konuyla ilgili yazım burada

Biz en çok arabayla yolculuk yapıyoruz. Ve kızım bundan gerçekten nefret ediyor... Eğer İzmir-Ankara, İzmir-Mersin gibi en az 7 saatlik yollarımız olmasa o da her bebe gibi dışarıyı izleye izleye giderdi. Ama onun da bi sınırı var, kaç saat izleyebilirsiniz ki??? Sinirlerini mümkün olduğunca yumuşak tutmak için öncelikle karnının kesinlikle acıkmaması için her şeyi yapıyorum. Eğer meme meme diye diretirse, yol müsaitse -otoban veya virajsız düz yol gibi- eşim biraz yavaşlıyor ve arabada emziriyorum. Mola verebileceğimiz bir benzinlik vs bulursak da kenara çekiyoruz. Ya sadece emziriyorum, uyuyacağında genelde bu oluyor; ya da hep beraber iniyoruz, çorba veya mama yediriyorum, biraz hava aldırıyorum. Eğer katılırcasına ağlıyorsa bunu yapmak zorundayız zaten. Sakinleşene kadar, yola az önce çıkmış olsak da, uzun veya kısa süre, ikna olup da koltuğuna oturtana kadar bekliyoruz. Yaşından küçükken yanımıza yoğurt, püre benzeri mama ve kolay yediği meyvelerden alıyordum. Daha büyüyünce makarna, yoğurt(vazgeçilmez), meyve, tuzlu kraker, kutu süt (organik-sade) bulundurmaya başladım. Eğer ki annemin yanından dönüyorsak börek, poğaça da oluyor. Bu tür hamur işlerini gerçekten seviyor veletler. 
Sıkılmalara, uykuya dalamamalara çare olarak da -ne yazık ki- tablette çizgi film izletiyorum. Tablete genellikle en son başvuruyorum. O zamana kadar oyunlar oynamaya, sohbet etmeye çalışıyorum. Yaşı büyüdükçe oturduğu yerden oyunlar oynamak daha kolaylaşıyor. Tabi ben de insanım ve sürekli yan tarafıma dönük durduğumda midem bulanır benim. İşte bu yüzden tabletsiz olamıyor maalesef. Yanınıza ne zamandır görmediği veya yeni oyuncakları, eğer çağı geldiyse kağıt kalem alırsanız oyalamak daha kolay olur. 
Gerçi son zamanlarda gece yolculuğunu tercih etmeye başladık ki, arabaya binerken emzireyim uyusun, tüm yolu uyuyarak geçirsin. Kesinlikle yukarıda saydığım zorlukların %90'ı yok oldu. Ama tabi bunda da kocama çok üzülüyorum. İşten gelip bir iki saat uyuyor ve yola çıkıyoruz. Hem yorulmasına üzülüyorum, hem de allah korusun dikkatinin eksilme ihtimali beni korkutuyor. Bu yüzden kızım uyur uyumaz ben de uyumaya çalışıyorum ki kocam yorulursa ben dinlenmiş olarak direksiyona geçebileyim. 

Yukarıda yazdıklarımdan dolayı otobüsle yolculuk yapmadım ve yapmaktan da korkarım. Biz küçükken annem iki bebeyle nasıl yapmış hiç aklım almıyor... 
Ve vapurla yolculuğu merak ediyorum.. Eminim diğerlerinden çok daha keyifli olur. Onu da bir gün deneyimlecek olursam mutlaka yazarım.

Herkese iyi bayramlar, iyi tatiller... 😘

Konu ile alakalı diğer yazılarıma alttaki linklerden ulaşabilirsiniz:

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kamp Tatilinde Yiyecek Saklama

İzmir Çevresindeki Kamp Alanları (2019)